Yolculuğa hazırladığınız startup’ınızın (ya da startup fikrinizin) ismini belirlemenize size yardımcı olacak ipuçları.
Ruhunuzun sürekli kahvesizlik çekmesi, gözaltı morlukları… Markanız için onca düşüncenin arasında, ‘hedefi 12’den vuran’ bir isim seçmenizin pek kolay olmadığını tahmin etmemiz zor değil. Birazdan okuyacaklarınız, markanızın ne ifade edeceği, nasıl bir anlam içerdiği ya da en basitinden söylenişinin nasıl olacağı gibi soru işaretleri arasında size çeşitli şekillerde fikirler verebilir…
Kendi düşünce ve dokunuşlarınızın kombinasyonu ile oluşturduğunuz girişiminiz için isim bulmak kolay olmayacak, belki gecenin bir yarısı aklınıza bir şeyler gelecek, notlar alacaksınız… Ansızın aklınıza gelen isimlerse genelde ‘daha önceden bulunmuş’ isimler değil mi? Peki doğru marka ismi nasıl olmalı? Nelere dikkat edilmeli? İşte yanıtlar…
İyi hissettirsin
Eşi tarafından her sabah öpülen kocaların 5 yıl fazla yaşadığını biliyor muydunuz? Bu bir araştırma bulgusu, aslında pozitif olmanın sonuçlarıyla ilgili tuhaf örnekler arasında aynı zamanda. Harf veya kelimelerinizin oluşturacağı okunuşun iyi hissettirmesi ömrü uzatmasa da markanıza olan bağlılık süresini uzatabilir, sempatiyi yüksek tutmak gibisi yoktur.
Teknolojiyi ‘insancıllaştırabilmek’ günümüzde başarılı startup’ların en önemli ortak noktalarından. Duygulara teknolojiyle temas etmek gibisi yok, peki bunun marka isimlendirmesinde uygulanmasının önünde bir engel var mı? Bizde yok, derinlere temas edebilecek kelimeler bulursanız asla peşini bırakmayın.
Retrodan kaçının
Teknoloji artık yarını ifade ediyor. Maratona hazırlanıyorsunuz, peki ama isminiz hangi zaman diliminden? Retrodan kaçının, geçmişe dair kelimeler, çağrışımlar artık eskisi kadar moda değil, markanızın 2020’li yıllarda var olacağını unutmayın.
Feedback alın
“Öyle yüksek seviyelerde iş yapıyorum ki araba çarpsa bile ölmem” diyen o kadar çok girişimci var ki, bu nedenle feedback konusunda eksikleri var. Feedback almamak özellikle marka ismi seçimlerindeki en önemli yanlışlardan biri, araba çarpsa bile ölmeyecek kadar zeki ya da Super-man biri dahi olsanız yakınlarınızdan destek almayı es geçmemenizi öneriririz.
Biraz düşündürmek ya da siyah renk mi istiyorsunuz?
Paul Klee der ki bir evre az çok siyaha doğru ağırlık kazanabilir. Açıkçası bulacağınız isim için de bu geçerlilik kazanabilir, ancak burada ‘az çok’ kısmı önemli. Bir marka isminde karamsarlık pek tercih edilmemeli, ancak özellikle sosyal odaklı girişimler açısından biraz da olsa düşündürmek istiyorsanız neden olmasın.
Estetik bakış açısı
Beynin yüzde 30’luk bölümü ‘görme’ duyusuna ayrılmıştır. Markanızın sadece bir isimden oluşması yetmez, estetik de olmalı. Logonuzdan söz etmiyoruz bile, yazımı, içerdiği kelimeler estetik olmalı. Bazı harfler yan yana geldiğinde gözü yorabilir, buna dikkat etmelisiniz. Görüldüğünde iyi hissetirmeli, kötü hissettiren fikirlerden uzak durun.
Eşitlikçi olmalı
Fazlasıyla yatay bir yapıda olmalıdır, yani eşitlikçi ve aşırılıktan uzak. Renklerinden tutun da harflerine kadar. Örneğin yumuşak G ya da Ş gibi harfleri teknoloji ve küresel ölçek asla kabul etmez.
Yer çekimi, fizik, dinginlik; hepsi bir çember gibidir, süreklilik halinde ama kurallara bağlı olmayı temsil ederler. Çağrışım uyandırmak iyidir, ancak ırkçılık, cinsiyet ayrımcılığı gibi negatif konuları biraz bile düşündürmemek en iyisi.
Karmaşa yaratmamalı
Bazen öyle startup isimleriyle karşılaşıyoruz ki Google’da ya da App Store’da en ufak bir araştırma yapmak bile imkansız olabiliyor. Zira marka ismini büyük ve köklü şirketlerin isimlerine yakın seçmek gibi bir hata söz konusu olabiliyor. Özellikle mobil uygulama tarafından karşılaşılan bu sorun, hem kullanıcı hem araştırmacı için bir kabus olabiliyor.
Bir de marka isminin başka dillerde ‘olumsuz’ anlamlar içermesi riski var ki tahmin edemezsiniz, sempatik gibi görünse de aslında Asya’da ya da Güney Amerika’da bir marka için korkunç (cinsellikle ilgili kavramlar, vb.) anlamlara karşılık gelebilen sonuçlar ortaya çıkabiliyor. Ayrıca anlamı çok genel olan, ‘look’ ya da ‘shoe’ gibi seçimler de felakettir; asla dijital dünyada bulunamayacağınız bir ortama (sadece bir örnek olarak shoe adıyla bir startup’ınız olduğunu düşünsenenize, Google aramalarında bulunma olasılığınız neredeyse sıfırdır) mahal vermiş olursunuz.
Bu gibi sorunlarla karşılaşmamak için markanızı seçmeden önce Google’dan (görsel sonuçları da içerecek şekilde) yararlanmayı asla ihmal etmeyin.
Dijital başta olmak üzere tüm platformlar için isim uzunluğu
Facebook, Twitter, web sayfası, uygulama mağazası, fuarlar, etkinlikler… Çok uzun olmamalı, çok kısa da olmamalı (örneğin Twitter’da 3 harfli kelimeler isim olarak alınamıyor). Bu nedenle markanızın makul bir isim uzunluğuna sahip olması gerekir.
Bir toparlama yapmak gerekirse;
Çizgiyi nereye çizmek istediğinizi anlamak ve görmek için küçük deneyler yapın, bunları yakın arkadaşlarınızla paylaşın. Feedback’ler almayı ihmal etmeyin. Ben bilirimden uzaklaşın, startup isminizi bulma yolunda başarılar ve bol şans dileriz.